17 Mart 2024 Pazar

Sakın Günlüğümü Okuma - Ayça Warner

 


Yazarımızı tanıyalım;

Ayça Erkır Warner, 1977 yılında Ankara’da doğdu. İngiltere’de Portsmouth Üniversitesi’nde Uluslararası İlişkiler ve Siyaset Bilimi bölümünü bitirdikten sonra University of The Arts London’da Etkileşimli Multimedya üzerine master yaptı.

Birçok başarılı programın yapımcılığını üstlenen Warner, bir kanalın program müdürlüğü ve bir kültür merkezinin yönetimi görevlerini üstlendi. Çeşitli mecralarda makaleleri yayımlanan Warner’ın, bir çocuk oyunu sahnelendi. Sakın Günlüğümü Okuma yazarın ilk romanı. 

(Kaynak: https://221bdergi.com/sakin-gunlugumu-okuma-raflarda/)


Kitabımız 2021'de Karakarga Yayınları'ndan çıkmış, 319 sayfa, tür olarak polisiye denmiş ama ben polisiye diyemem, içinde her sebebi bilinmeyen ölüm olan kitaba polisiye denmez bence.

Ünlü iş adamı Bora Bilirhan'ın eşi Eda, hamileyken yaşadığı kaza sonucu hem bebeğini kaybetmiş hem de agorafobi geliştirerek eve kapanmıştı. Eşini sevmesine rağmen işkolikliği nedeniyle ona zaman ayıramayan Bora ise tüm dikkatini işine yöneltmişti. Bir gün Eda camdan düşüp hayatını kaybeder, ancak Eda'nın günlüğünü bulup okuyan Bora hem eşi ve evlilikleri hakkında pek çok şey öğrenir hem de eşinin ölümünün şaibeli olduğunu görür. Ve olaylar "hızla" gelişir...

Kısacası aradığımı bulamadığım bir kitap oldu... 





7 Mart 2024 Perşembe

Her Bir Sır - A. R. Torre

 

 

Uzun zamandan sonra (son 100 küsur sayfasını hızlı okuma teknikleri ile okumuş olsam da) bitirdiğim ilk kitap. Çok mu şahane? Değil. Alessandra Torre, daha önce pek çok roman yazmış. Martı Yayınları'ndan temmuz 2023'de çıkmış olan 350 sayfalık kitabımız Rabia Bayram tarafından çevrilmiş.

Romanımız goodreads 2021 okur seçimi ödülünü kazanmış. Arka kapakta "Tek isteği yüksek standartlarda bir hayat yaşamaktı. O hayat şimdilik bir başkasına aitti. Ama bu çok uzun sürmeyecekti," cümleleri ile kitabımız özetlenmiş. Bu arada kitabın kapağı çok anlamsız, konuyla ilgisiz, sadece kitabın ismiyle birleşince merak uyandırıcı oluyor. Kapak tassarımı orijinalinden aynen alınmış.

Gençlik günlerini geride bırakmış olan Neena hala çekici görünmek ve geldiği yerden çok daha iyi bir sosyal konuma ulaşabilmek için adeta tırmalamaktadır. Uzun zamandır kendisine taparcasına aşık Matt ile evlidir ama onu küçümsemektedir. Zengin bir adamı tavlayıp yüksek standartlara ulaşmayı hayal eder. Winthorpe Holding'in sahibi William Winthorpe müthiş servetinin üzerindeki kaymak misali yakışıklılığı ile ideal bir avdır. Ancak evlidir ve karısı Cat ile birbirlerine aşıktırlar. Ama bu Neena için önemsiz ve üstesinden gelinebilecek bir pürüzdür. Bir psikolog olan Neena, motivasyon koçu olarak kapağı Winthorpe'a atar. Kısa süre sonra William ve Cat'in oturduğu sitede, hem de onların tam yanındaki döküntü evi alırlar. Neena kafasında onu zafere götürecek planın adımlarını titizlikle uygularken Cat'in küçük bir pürüzden çok daha fazlası olduğunu fark eder. Kendi kurduğu oyunda kediyken bir anda fareye dönüştüğünü anladığında neler olacak ? Öğrenmek için okumanız gerekiyor :P 

Okumasanız bir şey kaybetmeyeceğiniz, tahmin etmesi kolay, dili hafif çerezlik bir kitap. 5,5tan 6. Keyifli okumalar dilerim:)





24 Şubat 2024 Cumartesi

Durum Raporu

 




Madem ki kitap tanıtımı yapamıyorum öyleyse durum raporu yazayım dedim. Yukarıda gördüğünüz arkadaşlar, aralardan sarkan ayraçlardan da anlayacağınız üzere yarım bırakılanlar, toplam 24 adet. Nasıl ulaştım bu sayıya hiç bilmiyorum. Bugün vaktim varken biraz kitapları düzenleyeyim dedim, derken aşağıdaki manzara ile karşılaştım. Kitapyurdu'nun bir banka ile gerçekleştirdiği kampanya aklımı çelince 3-4 tane yeni kitap almıştım. Onlar da birikmişlere eklenince 76 tane birikmiş kitap oldu. Birkaç tane de sağda solda var, 105'i bulur. Eyvah eyvah diyorum. 

İçlerinde okumaya çok da hevesli olmadıklarım da var. Öncelikle şu yarım bıraktıklarımı tamamlasam çok iyi olacak. Bu arada bir kitaba başladım, dörtte birini okudum gibi, iyi gidiyor maşallah..:)

Bir merhaba demek istemiştim, durum böyle. Umarım yakın zamanda okuduğum kitabı da paylaşırım. Görüşmek üzere, sevgiler:)






9 Şubat 2024 Cuma

Divanımdaki Erkekler - Dr. Brady Engler

 

Haftalar sonra, yeniden “merhaba”. Aslında en son görüştüğümüzden beri okuma ya da okuyamama durumumda bir değişiklik olmadı. Blogun konseptini “yarım bırakılan kitaplar” olarak değiştirebiliriz belki:) Ne olursa olsun, 1 Nisan’da inşallah kutlamayı umduğum blogumun müthiş 14. Yaş günü için yüzüm olsun diye yazmam gerektiğini düşündüm.

Gelelim kitabımıza, çok sevdiğim Ayrıntı Yaydan çıkmış 303 sayfalık kitabımızı Pınar Aytuğ İnam çevirmiş, yalnız kendisinin adı kapakta çok küçük yazıyor,  iç kapakta yok, künyede de küçücük yazıyor; bence 300 sayfalık bir kitabı çevirmek için verilmiş emek daha iyisini hak ediyor.

Yazarımız bir psikolog, kitabın alt başlığında da belirtildiği gibi, isimlerini değiştirdiği erkek hastalarına ait “gerçek seks, aşk ve psikoterapi” hikayelerini paylaşmış. 11 Bölüm var; David, Rami vs diye devam ediyor, her bölümde bir danışanın hikayesi anlatılmış ve psikoloğumuzun izlediği yönteme de yer verilmiş.

Ben bu kitabı okumaya yaklaşık 90 sayfa tahammül edebildim. Öncelikle yazarın sürekli güzelliğine, bakımlılığına, uzun deri çizmelerine vurgu yapmasını biraz antipatik buldum. Gerçi erkek danışanları ile arasındaki dinamiği etkileyecek bir durum ama belki daha nötr şekilde ifade edebilirdi. Bu arada ikinci bölümde yer alan Rami, yazarın danışanlarından biri değil eski sevgilisi;  psikolog ünvanıyla yazdığı bir kitapta tutup eski sevgilisi ile ilişkisine yer vermesini de saçma buldum. İlerleyen bölümlerdeki hikayelere ise hiç tahammül edemedim… 

İlk basımı 2013 olan kitabın, benim onu satın aldığım 2023 yılında 7. Baskısını yapmış olması, toplumumuzun tam da düşündüğüm gibi “yarım bırakılmış kitaplar” konulu bir bloga ne kadar da ihtiyaç duyduğunu gösteriyor bence :p




22 Ocak 2024 Pazartesi

Özledim…

 


  Çok sevgili okurlarım [:)], değerli arkadaşlarım uzun zamandır en fazla yarısı okunmuş kitap yığınları büyümeye devam ederken, buraya ve sizlere olan özlemim de bu duyguyu en güzel ifade eden Selami Şahin’in o güzel şarkısıyla içimde ses buluyordu. İşte bu özlem, buraya en son yazdığımdan beri hala bir kitap bile bitirememiş olmamın utancına üstün geldi.

Amaaaa… özel hayatımdaki dalgalanmalara rağmen sanatsal faaliyetlerimi sürdürüyorum, İstanbul konulu son resim çalışmam beni çok heyecanlandırıyor, bitince sizlerle de paylaşmak istiyorum…Ve bir de bir roman çalışmam var. Henüz bitmemiş bir projeyi normalde dillendirmem ama o da beni çok heyecanlandırıyor…İşte hayat şimdilik böyle. Siz nasılsınız?:)


21 Kasım 2023 Salı

Efsunlu Cazibe - Yaprak Öz

 


Çok sevgili Yaprak Öz'ün Oğlak Yayınları, Maceraperest Kitaplar serisinden çıkan yeni romanı Efsunlu Cazibe'yi okudum, başından sonuna !!:)

173 sayfalık romanımızın başkahramanı, yazarımız gibi bir korku romanı yazarı Selin Kaya. Ataşehir'deki sakin evinden, yeni romanı şçin biraz ilham bulmak üzere cıvıl cıvıl Yeldeğirmeni'ndeki Lualdi Apartmanı'na taşınıyor. Yazarımızın şansına eşyalı bu evde daha önce son derece etkileyici bir kadın olan Lidya isminde bir ressamm yaşamış. Selin -kültürümüzde daha sık  kullanılan isimleriyle:)- "üç harflileri" konu alan romanına odaklanmaya çalışırken, yeni komşularıyla ilişkilerinde de sınırlarını koruma çabasını sürdürüyor. Bu yeni hayatın en tatlı taraflarından biri de, Kitap Kokusu sahafın yakışıklı sahibi ile yeni bir ilişkiye yelken açmak... Ancak hayat Selin'e bazı kötü sürprizler de hazırlıyor; bir okurun şiddetli tacizleri, evdeki korkutucu olaylar... Hepsi bir yerde kesişiyor...

Diğer romanlarına göre bir tık geride kaldığını düşünüyorum, sadece okurken başkahraman Selin olarak kafamda Yaprak Öz'ün kendisini hayal etmek keyifliydi:) Ayrıca her bölümün ismi bir şarkıdan oluşuyor, Cocteau Twin's How To Bring Blush To The Snow mesela çok sevdiğim bir şarkı oldu. Kitapta bir çok roman ismi de geçiyor... Yazarımız bir sonraki romanı için Yıldız Alatan evrenine geri döndüğünü açıkladı... Merakla bekliyoruz, keyifli okumalar:)


15 Kasım 2023 Çarşamba

İyi Hisset, İyi Yaşa - Vex King

 


Sanırım iki post arası hiç bu kadar açılmamıştı :( Hayat hızla ve türlü olaylarla geçiyor; ben de yetişmeye çalışıyorum. Hal böyleyken odaklanmam için gerekli olan zihinsel sükuneti sağlamakta zorlanıyorum. Bir miktar gerekli olan bedensel pasifliği de sağlayamıyorum; beden işlerken zihni susturmak daha kolay oluyor. Dolayısıyla hobilerimle uğraşırken işleyen ellerim sayesinde şu dönemde ihtiyaç duyduğum huzura ulaşabiliyorum. Sağım solum kimisi az, kimisi çok okunmuş, (her anlamda:)) yüz üstü bırakılmış kitaplarla dolu. Her türlü mutluluk, huzur, yüksek frekans, dileklerin kabulü vs. için birinci şart "kendini sevmek."

Adında "sev kendini" kelimeleri gördüğüm her kitabın üstüne atlıyorum...Pegasus Yayınları'ndan Aralık 2020'de çıkan 278 sayfalık kitabı Sevinç Seyla Tezcan çevirmiş.

Yazarımız Vex King zor bir hayat geçirmiş, sonra nasıl olmuş bilmiyorum ama internet gurusu olmuş. Kitap 7 bölümden oluşuyor. İtiraf edeyim henüz ilk dört bölümü okudum. Bir titreşim meselesi, Olumlu yaşam tarzı alışkanlıkları, Önceliğiniz kendiniz olsun, Kendinizi kabul etmek... Bu ilk dört bölümde yeni bir şeyle karşılaşmadım. 

Hedefleri Gerçekleştirmek; Zihin Çalışması, Hedefleri Gerçekleştirmek: Eyleme Geçmek, Acı ve Amaç başlıklı 5, 6 ve 7. bölümler (daha doğrusu 5 ve 6) daha çok umut vadediyor...

Yazarın bir sohbet havasında kaleme aldığı ve kendi hayatından örneklerle süslediği kitap kolay okunuyor, bir buçuk satır aralığı ile yazıldığından rahatlıkla 200 sayfa olarak basılabilirmiş... Okunabilir diyerek, kendisini uğurluyoruz..:))



Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...